19 Şubat, 2008

Official Song

Her turnuvanın bir resmi şarkısı oluyor ve yaklaşık 30 gün boyunca hayatımızın fon müziği de o oluyor öyle zamanlarda. Söylenene göre ilk kez 1966 İngiltere Dünya Kupası'nda İngilizler başlatmış bu geleneği. O turnuvalar, o şarkılarlarla hatırlıyoruz daha sonra . İtalya 90'da "Be the number one", USA 94'te "Go West", Euro 96'da ev sahibi İngiltere torpiliyle "Football is coming home", Fransa 98'de "La copa de la vida", Euro 2000'de "Campione"... bunlar aklımda kalanlar. Bir de Şampiyonlar Ligi resmi şarkısı var ki duyunca insanın Türkiye Ligi'nde ilk ikiye giresi giriyor, birazdan maç başlayacak gibi karnına ağrı saplanıyor heyecandan.



Pazartesi akşamları Okay Karacanla Mehmet Demirkol'u izliyoruz uslu uslu. Bizim sokağın başında yapıyorlar programı. Havalar düzelsin, Talimhane'de gol atan kaleye oynamaya davet edicem adamları. Neyse, malum Futbol Kulübü programın ismi ve programın girişinde "Football is coming home" çalıyor. Kim akıl etti bilmem, ama çok güzel olmuş. Euro 96'ın resmi şarkısıydı. İngilizler futbolu sahiplenip "Futbol evine dönyor" demişlerdi. Almanlar durur mu, İngilizler'i eleyip arkasından da finalde Çekler'i geçip kupayı alınca, "Kupa evine dönüyor" diyip, ellerindeki altın kupayı havaya kaldırmışlardı. "Football is coming home" deme sırası artık onlardaydı. İşte o gün ve Alman panzerleri;



Fransa 98'e, İngilizler şarkının başındaki "it's coming home" kısmını "we still believe" şeklinde değiştirerek gittiler. Bu kez Arjantin'e takıldılar. Sonuç; yine penaltılar, yine hüsran, İngilizler'in alışık olduğu bir veda şekli.

Hiç yorum yok: